İçeriğe Git İçeriğe Git Alt Bölüme Git

Kuveyt Türk, kadim medeniyetimizin simgesel yapılarını korumak ve tarihin izlerini muhafaza etmek amacıyla yürüttüğü restorasyon çalışmaları arasında aşağıdaki çalışmalar yer almaktadır.
  • İstanbul’un kimliğine ve siluetine katkı sunan Ortaköy Büyük Mecidiye Camii, Kuveyt Türk desteğiyle aslına uygun şekilde restore edilerek 2014 yılında yeniden ibadete açıldı.
  • Sultan II. Bayezid’ın 1492 yılında yaptırdığı Bursa Kozahan mescidi ve şadırvanı, Kuveyt Türk tarafından 2008 yılında aslına uygun şekilde restore edildi.
  • 18. yüzyılın meydan çeşmesi ve sebil birleşiminin en güzel örneklerinden birisi olan İstanbul Azapkapı Saliha Sultan Sebili ve Çeşmesi, Kuveyt Türk tarafından 2006 yılında restore edildi.
  • Klasik Türk müziğinin kurucularından ünlü bestekâr Buhurizade Mustafa Itri Efendi’nin Edirnekapı mezarlığındaki kabri, 2006 yılında Kuveyt Türk tarafından restore edilerek ziyarete açıldı.
 

Saliha Sultan Sebili ve Çeşmesi Restorasyonu 

Kuveyt Türk’ün kaybolmaya yüz tutan tarihi varlıkları topluma kazandırmak amacıyla restorasyonunu üstlendiği eserler arasında İstanbul Azapkapı Saliha Sultan Sebili ve Çeşmesi de yer alıyor. 18. yüzyılın meydan çeşmesi ve sebil birleşiminin en güzel örneklerinden birisi olan Saliha Sultan Sebili ve Çeşmesi, 1732-33 yıllarında Hassa Mimarbaşı Kayserili Mustafa Ağa tarafından Lale Devri üslubuyla inşa edildi. Çeşme 2006 yılında Kuveyt Türk ve Vakıflar Genel Müdürlüğü iş birliğiyle restore edildi.

Çeşmenin İlginç Hikâyesi

IV. Mehmet"in eşi Rabia Gülnuş Valide Sultan, bir gün Azapkapı taraflarından geçerken, gözüne buradaki basit çeşmenin önünde ağlamakta olan küçük bir kız çocuğu çarpar. Küçük kızı avutmak amacıyla eline biraz para sıkıştırmak isterse de, çocuk testisi kırıldığı için değil, evine su götüremeyeceği için ağladığını söyler. Saliha adındaki bu kızın cevabından hoşlanan Sultan, onu sarayına alır ve özenle büyütür, yetiştirir. Yaşı gelince de oğlu II. Mustafa ile evlendirir. Saliha Sultan, testisinin kırıldığı çeşmenin yerine büyük bir çeşme yapılmasını arzu eder. Oğlu 1. Mahmut tahta çıktığında, annesinin bu arzusunu yerine getirerek Kayserili Mustafa Ağa’ya, Lale Devri üslubuna uygun, her yanı nefis taş işçiliğiyle süslü çeşme yaptırır.

Bursa Kozahan Şadırvanı Restorasyonu

Bursa’nın simgelerinden Kozahan, Sultan 2. Beyazıt Han tarafından Mimar Abdül ula bin Pulat’a İpek Yolu üzerinde önemli bir ticaret merkezi olarak 1491 yılında yaptırıldı. Kozahan, türünün ilk örneği olan sekizgen mescidiyle, zarif şadırvanıyla 5 asırdan bu yana tarihin, ticaretin, tekstilin, ipeğin sanat kokan merkezidir. Kozahan’da yüzyıllar boyunca satılan ipek kumaşlar Bursa’yı tekstilin başkenti yaptı. İçinden geçen İpek yolu zamanla önemi yitirse de Kozahan her devirde ticaretin merkezi olma hüviyetini sürdürdü.
Kozahan’ın ortasında yer alan altı şadırvan üstü mescit olan tarihi yapı, kurşunlarının açılması ve pencerelerinin zarar görmesi nedeniyle zamanla yıprandı. “Değerlerimizle büyüyoruz” anlayışıyla bugüne kadar birçok çalışmaya imza tana Kuveyt Türk, Kozahan’daki bu eşsiz yapının restore edilmesi için harekete geçti. Mescit ve şadırvanının restorasyonu Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün kontrolünde Kuveyt Türk tarafından 2008 yılında gerçekleştirildi. Çalışmalar kapsamında Kozahan’ın ortasındaki mescit ve şadırvan aslına uygun şekilde restore edildi. Bursa’da Ulu Camii ile Orhan Camii arasında yer alan Kozahan’a uğradığınızda orijinal Osmanlı tarzı musluklardan abdestinizi alıp türünün ilk örneği olan mescitte namazınızı eda edebilirsiniz.
Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Klasik Türk Müziğinin Kurucularından Ünlü Bestekar Itri'nin (Buhurizade Mustafa Efendi) Kabir Restorasyonu

Şair, hafız, hattat, neyzen ve bestekâr olarak tanınan ve besteleriyle Türk musikisinde silinmez izler bırakan Buhurizade Mustafa Itri Efendi, 1638 yılında İstanbul'da doğdu.
Itri'nin besteleri musiki tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Segâh makamındaki "Tekbir", Mevlevihanelerde sema mukabelelerinden önce okunan, Rast makamındaki "Naat-ı Peygamber" ile "Tuti mucize-i guyem ne desem laf değil" adlı besteler, Itrî'nin Türk musikisine kazandırdığı eşsiz ve unutulmaz eserler arasında yer alıyor.
Bini aşkın beste yaptığı bilinen Itri'nin büyük bir çoğunluğu unutulmuş ya da kaybolmuş olan eserlerinden bugün ancak kırk kadarı biliniyor. Itri Efendi, 1712 yılında Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.
Buhurizade Mustafa Efendi, Türk müziğinin hemen her formunda besteler yapmış; Şehri, Nabi, Fuzuli, Yahya Nazım şiirlerini ve zaman zaman da kendi güftelerini bestelemiştir. Aynı zamanda sarayda padişah IV. Mehmed huzurunda yapılan fasıllarda eserler okuyarak hanende yanını da ortaya koymuştur.

Bağış

İnternet şubemizdeki bağış menüsünden
 istediğiniz kuruma kolayca bağış yapmak için