İçeriğe Git İçeriğe Git Alt Bölüme Git

KT Portföy’ün yönettiği portföy büyüklüğü iki yılda 1 milyar TL’yi aştı

09.01.2018

Katılım finans esaslarına uygun şekilde portföy yönetimi yapan KT Portföy, portföy büyüklüğünde 1 milyar TL seviyesini geride bıraktı. 2018 yılında alternatif yatırım fonlarıyla büyümeyi hedefleyen KT Portföy, bu fonlarla yatırımcılara gayrimenkul ve girişim sermayesi yatırımlarının getirilerine ortak olma imkânı sunacak. Türkiye’de doğru alanlarda gayrimenkul üretimini ve girişimciliği desteklemeye devam edecek.
 
Kuveyt Türk'ün yüzde 100 iştiraki olan KT Portföy, 2017 yılını 1 milyar TL’yi aşan portföy büyüklüğüyle kapattı. Kurulan 7 yatırım fonu, yönetilen 3 emeklilik yatırım fonu ve bireysel portföy yönetimi müşterileriyle portföy büyüklüğünü 1 milyar TL’nin üzerine çıkarmalarının çok önemli bir aşama olduğunu belirten KT Portföy Genel Müdürü Tayfun Özkan, “İki yılda bu noktaya gelmek, hem kurumumuz hem de sektörümüz için önemli bir başarıdır. Bu başarının ardında, çalışanlarımızın üstün gayreti ve müşterilerimizin bize olan inancı ve teveccühü yatmaktadır. Bu nedenle ayrıca mutluyuz.  KT Portföy olarak gelecek dönemde gerek portföy yönetim felsefemiz ve hizmet anlayışımız, gerekse ürün çeşitliliğimizle portföy yönetimi sektörüne katılım finans ilkeleriyle farklı ve yenilikçi bir soluk getirmeyi amaçlıyoruz” dedi.
 
KT Portföy’ün kuruluş motivasyonunun, “katılım finans esaslarının, ülkemizde 30 yılı aşan katılım bankacılığı tecrübesinin sağladığı birikimden alınan güçle, özüne daha yakın sermaye piyasalarına taşınması” olduğunu hatırlatan Tayfun Özkan, Sermaye Piyasası Kurulu’nda ihraç onayı aşamasında bulunan üç girişim sermayesi ve bir gayrimenkul yatırım fonu bulunduğunun altını çizdi. Özkan, yakın dönemde yeni girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fonları kurma planları bulunduğunu ifade etti.
 
Girişim sermayesi yatırım fonlarına özel bir önem verdiklerini belirten KT Portföy Genel Müdürü Tayfun Özkan, “Girişimcilik, ortaklık ve birlikte kazanma kültürü, katılım finansın ruhunda var. Özellikle emeklilik fonlarıyla gelişen kurumsal yatırımcı tabanı ve her geçen gün büyüyen nitelikli yatırımcı sayısıyla alternatif yatırım fonlarına ihtiyaç duyan bir yatırımcı kitlesi oluştu. Biz de 2018 yılında alternatif yatırım fonlarıyla büyümeyi hedefliyoruz. Son yıllarda sermaye piyasalarında gerçekleştirilen düzenlemelerle mevzuat altyapısı uluslararası piyasalarla uyumlu bir hale getirildi. Sistem vergi teşvikleriyle de destekleniyor. Bu nedenle Türkiye’nin altyapıyı güçlendirme, teknoloji geliştirme, girişimci yetiştirme, istihdamı artırma gibi pek çok ihtiyacına da yanıt verebilecek alternatif yatırım fonlarına yönelmenin tam da zamanıdır” açıklamasında bulundu.