Page 85 - KAZASKER MUSTAFA İZZET
P. 85

Ayasofya’nın Nişânesi | KAZASKER MUSTAFA İZZET








                             musiki gibi diğer uğraşlarla aynı bünyeyi asla paylaşmayacak olan iki sanat dalında da ekol derecesinde bir seviyeye ulaşmış olmasında,
                             kabiliyeti yanında disipline bağlı bir tarafının olmamasının da imkânı yoktur. Hayatı boyunca icrâ-yı sanatı hep ön sıralarda tutmuş olduğu
                             muhakkaktır. Buna rağmen Eyüp Camii hatipliği sırasında cuma günlerini hutbe hazırlığına ayırdığı ve o güne hürmeten yazı yazmadığından
                             dolayı, "Cumartesi günü yazdıklarımı, aradan kırk yıl geçse ensesinden tanırım!" dediği bilinmektedir. Sanat tarihine mâl olmuş ve tarihî
                             malumat içeren bu önemli yazıları yanında, ulaşılabilen bütün görsel malzeme ve hazırlanmış listelerden yola çıkarak Kazasker Mustafa
                             İzzet’in günümüze intikal etmiş yahut varlığı birisi tarafından ihbar edilen eserlerinin derli toplu bir listesini hazırlamaya çalıştık. Böylesine
                             karışık ve karanlık bir sahada elbette listeye alma konusunda gözümüzden kaçmış eserler yahut mükerrer tariflerden dolayı farklı şekillerle
                             listeye girmiş olanlar olabilir. Amacımız Mustafa İzzet’in eserlerine koyduğu tarihlerden yola çıkarak onun günümüze ulaşabilmiş bu eşsiz
                             taşınabilir ve taşınamaz kültür varlıklarını bir kronoloji ile tasvir etmektir. Envanter listesi oluşturulması esnasında Kazasker’e ait bazı sanat
                             eserlerini sadece dijital ortamda inceleyebildik. İnternet çağının bu denli geliştiği bir dönemde basit bir görsel arama işlemiyle bile Mustafa
                             İzzet’e  ait  pek  çok  daha  önce  listelere  girmemiş  eserleri  izlemek  mümkün.  Tabii  ki  bu,  beraberinde  eserin  orijinalliğini  tedkik  etmeyi
                             ve teknik özellikleriyle alâkalı veriler edinmeyi kısıtlıyor. Dolayısıyla bu erişim yolu, zengin bir ağa sahip olmakla birlikte aynı zamanda
                             güvenilir olamamaktadır. Fakat tarihî bir vesika olması açısından dijital ortamda gördüğümüz her sanat eserini, teknik özelliklerine yeterince
                             ulaşamasak da envantere kaydetmeyi uygun bulduk. Eserlerin orijinalliği ve sıhhati ehlince takdir edilecektir.


















                                                                                                                                                "Basmasa mubârek
                                                                                                                                               kademin rûy-ı zemîne/
                                                                                                                                                Pâk etmez idi kimseyi
                                                                                                                                                hâk ile teyemmüm."
                                                                                                                                                     1264.

                                                                                                                                               Topkapı Sarayı Müzesi
                                                                                                                                                Kütüphanesi, Güzel
                                                                                                                                                  Yazılar, 1331.



















                                                                                                                                                      83
   80   81   82   83   84   85   86   87   88   89   90