Prof. Taşkale ve Öğrencileri Sharjah’da “Işığın Peşinde!”

Prof. Taşkale ve Öğrencileri Sharjah’da “Işığın Peşinde!”


İslâm sanatlarının çağlar boyunca taşıdığı derinlik, estetik, arayış ve ışıkla kurduğu kadim bağ, Sharjah’da düzenlenen 26. İslâm Sanatları Festivali’nde sanatseverlerin irfanına sunuldu! Festival bu yıl, İslam sanatlarının ruhunu günümüzün bakış zaviyesiyle yeniden yorumlamayı merkeze alıyor; hattın ve tezhibin inceliğini, fotoğrafın modern ritmini ve ışığın muhtelif platformlarda kazandığı anlamları görünür kılıyor. 19 Kasım 2025 Çarşamba günü açılışı yapılan ve 31 Ocak 2026 tarihine kadar sürecek olan festival, İslâm dünyasının farklı coğrafyalarından sanatkârların iştirakiyle zengin bir program sunuyor.

.
.
.
.
.
Önceki slayt
Sonraki slayt

Accompanying Art Exhibitions

“Accompanying Art Exhibitions” başlığı altında düzenlenen etkinlikler; hat, tezhip, resim, fotoğraf ve çağdaş uygulamaları aynı zeminde bir araya getiriyor. #SIAF26 etiketiyle duyurulan seçki izleyicileri, ışık temasının Müslüman ülke sanatkârları nezdindeki karşılıklarını ve estetik izdüşümlerini keşfetmeye davet ediyor.

Prof. Dr. Faruk Taşkale’den Yansıma

İşte bu seçkin atmosferde yer alan, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Başkanı, tezhip sanatçısı Prof. Dr. Faruk Taşkale ile Festival ve 20 Kasım 2025 Perşembe günü Sharjah Center For The Art Of Arabic Calligraphy And Ornamentations’da açılışı yapılan “Reflection/Yansıma” sergisi özelinde bir söyleşi gerçekleştirdik.

İbrahim Ethem Gören:  Faruk Hocam öncelikle tebrik ediyorum. “Işığın Peşinde” teması, geleneksel Türk sanatlarıyla sizin dünyanız arasında nasıl bir ruhî yakınlık kurdu? Sharjah size hangi estetik kapıları araladı?

Prof. Dr. Faruk Taşkale: Işık, bizlere gösterilen ve takip edilmesi gereken yolu; güzellikleri, aydınlığı ve huzuru temsil etmektedir. Sharjah İslam Sanatları Festivali kapsamında gerçekleştirilen tüm etkinlikler de bu anlayışın izinde, “merkezi ışığın peşinde gitme” temasını vurgulamaktadır. Festival boyunca düzenlenen bienaller, sergiler, atölyeler, konferans ve seminerler bu temayı tamamlayan, güçlendiren ve görünür kılan önemli çalışmalardır. Reflection/Yansıma başlıklı sergimiz de bu bütünün kıymetli bir parçasıdır. Bu, Sharjah’da düzenlediğim üçüncü etkinlik olma özelliğini taşıyor. Her defasında büyük bir heyecan, mutluluk ve iştiyakla farklı disiplinlerdeki programlara katılmaktan ziyadesiyle memnuniyet duyuyorum. Festival süresince Sharjah adeta sanatla nefes almakta; katılımcılar, şehrin her bir mahallinde bu atmosferi hissetmektedir. Bireysel olarak bu temaya katkı sunmak ve öğrencilerimle birlikte hazırladığımız sergiyi böylesine nitelikli bir platformda sunmak bizler için büyük bir mutluluk kaynağı oldu. Sergimizin yoğun ilgi görmesi ve takdir edilmesi ise hem benim hem de öğrencilerim için kıvanç vesilesi oldu.

Festivale MSGSÜ olarak katılımınız yoğun ilgi gördü. Davetten hazırlık aşamasına uzanan bu süreci nasıl yaşadınız?

Geçtiğimiz yı,  Sharjah İslam Sanatları Festivali için bir sergi ve atölye çalışması daveti almıştık; ancak hazırlık sürecinin daha olgunlaşması gerektiğini düşündüğümüz için etkinliği 2025 yılına erteledik. Yeni yılın başında, festivalin “Işığın Peşinde” teması doğrultusunda serbest tasarımlardan oluşan bir tezhip sergisi hazırlamamız talep edildi. Üniversitede lisans ve lisansüstü öğrencilerimle yürüttüğüm Serbest Tasarım derslerinde bu tema ile örtüşen çalışmalar yapmaktaydık. Bu emeklerin değerlendirilmesi için uygun bir ortamın oluşması bizleri ziyadesiyle heyecanlandırdı. Doğrusu, bu davet bizim için adeta gösterilmiş bir ışık, yürümemiz için açılmış bir kapı mahiyetindeydi. Tam anlamıyla güzel bir tevafuktu. Hızla bir ekip kurduk ve hazır durumdaki onlarca eser arasından titiz bir seçim yaptık. 38 öğretim üyesi ve öğrenci çalışmasının yer aldığı toplam 41 eseri sergiye dâhil etmeye karar verdik. Festivale benimle birlikte özel davetli olan Dr. Öğretim Üyesi Atilla Turgut ve Arş. Görevlisi Betül Gündüz’ün üçer eseri; öğrencilerimizin ise birer eseri “Reflection/Yansıma” başlıklı sergide yer aldı.  “41 kere maşallah” diyerek şekillenen bu sergi ismi, eserlerimizin ışığın peşinde pek çok konuyu yansıtıyor oluşuna da güzel bir gönderme oldu.

Eserlerimizi itinayla yolculuğa hazırladık; İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nden yurtdışı çıkış izinlerini aldıktan sonra güçlü ve deneyimli bir ekip eşliğinde Sharjah’a gönderdik. Böylece önemli bir aşamayı geride bırakmış olduk. Bundan sonraki süreç tamamen İslam Sanatları Festivali yetkililerinin sorumluluğundaydı. Biz ise büyük bir heyecanla sergi açılışını beklemeye başladık. Konuya hâkim, titiz çalışan bir ekibin hazırlayacağı nitelikli bir sunumla karşılaşacağımızdan şüphemiz yoktu. Nitekim beklediğimiz gibi oldu; sergi açılışı tüm detaylarıyla özenle hazırlanmış, takdire şayan bir düzenlemeyle gerçekleştirildi.

Öğrencilerinizle birlikte kurguladığınız “Reflection” sergisi güçlü bir yansıma fikri taşıyor. Bu kavram sizin dünyanızda neye tekabül ediyor?

Sergimizin adı “YANSIMA/REFLECTION–Prof. Dr. Faruk Taşkale ve Öğrencileri Tezhip Sergisi” olarak belirlenmiştir. “Yansıma” ismi, eserlerin ışığın aydınlığında ve rehberliğinde; aşktan tabiata, gündelik hayattan içsel yolculuklara kadar pek çok konuyu yansıtıyor olmasından doğmuştur. Kullanılan renklerde altın ve lacivertin ağırlık kazanması da bu temayı güçlendiren estetik bir tercihtir. Bu eserler yalnızca birer yazı bezemesi değildir; her biri bir hikâye taşıyan, izleyiciye çoğu zaman hayata dair incelikli mesajlar sunan sanat ürünleridir. Aynı zamanda yaşamın içindeki güzellikleri, renkleri ve ritmi yansıtan görsel kompozisyonlardır. Çiçek motifleri, rumi ve bulut motifleri ile geometrik desenler; farklı dönemlerin üslup özelliklerini hatırlatacak biçimde, özgün bir yorumla kullanılmıştır. Eserler modern, özgür ve yenilikçi bir yaklaşımla tasarlanmış; teknolojinin sunduğu imkânlar da değerlendirilerek farklı malzeme kullanımlarıyla zenginleştirilmiştir. Sergide yer alan tüm çalışmalar, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Tezhip Anasanat Dalı öğretim üyeleri ve öğrencilerine aittir.

Genç sanatçıların uluslararası bir atmosferde yer alması sizin için ne ifade ediyor? Talebelerinizin performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Reflection sergisinde eserleriyle yer alan genç sanatçılar, bu nitelikli uluslararası platform sayesinde değerli bir yurt dışı deneyimi kazanmış oldular. Özel davetliler Prof. Dr. Faruk Taşkale, Dr. Öğretim Üyesi Atilla Turgut, Arş. Gör. Betül Gündüz ve Alireza Abasalt’ın yanı sıra, eserleri sergide bulunan altı öğrencimizin açılışa katılması onlar için son derece verimli ve keyifli bir tecrübe oluşturdu. Yanımızda bulunmaları ve etkinliğin her aşamasında bizlere destek olmaları ise bizim açımızdan ayrıca büyük bir kazanç oldu. Bu genç sanatçılarımızın, böylesine nitelikli bir karma sergiden sonra bireysel olarak da uluslararası etkinliklere davet edilmeleri kuvvetle muhtemeldir. Onlar için yeni bir kapı aralanmış; profesyonel sergi ortamlarıyla tanışmaları gelecekteki sanat hayatlarını olumlu yönde etkileyecek değerli bir adım olmuştur. Bu tür yurt dışı etkinlikler, tezhip sanatımızın tanıtılması, yaygınlaştırılması ve gelişmesine katkı sunmaları açısından da önem taşımaktadır. Uluslararası platformlarda daha rahat ve başarılı olabilmeleri için yaygın kullanılan bir yabancı dili bilmelerinin büyük bir avantaj olduğu açıktır. Bu, hem iletişim becerilerini güçlendirmekte hem de sanat kariyerlerini daha geniş alanlara taşıyabilmeleri açısından önemli bir imkân sunmaktadır.

Festivalde gelenek ile çağdaşın zarif bir kesişimi göze çarpıyor. Bu buluşma, İslâm sanatlarının geleceğine nasıl bir yön çiziyor?

Festivallerde geleneksel çalışmaların yanı sıra modern yaklaşımla üretilen eserler de ayrı bir önem kazanmaktadır. Geleneksel özelliklere sahip, bir hikâye anlatan eserler işlevlerini güçlü bir şekilde sürdürmekte; hat sanatı var oldukça geleneksel tezhip anlayışı ve örnekleri de varlığını muhafaza edecektir. Bugün ortaya konan çok başarılı ve estetik değeri yüksek çalışmalar, bu gerçeği açıkça ispat etmektedir.

Bununla birlikte, geleneksel verileri bozmadan ve özünü ihmal etmeden; teknolojinin sunduğu imkânları yerinde kullanan modern ve serbest tasarım eserler, tezhip sanatının gelişimi ve yaygınlaşması açısından yeni ufuklar açmıştır. Bu yaklaşım, özellikle genç nesillerin sanata ilgisini artırmakta, onları daha özgür ve yenilikçi arayışlara yöneltmektedir. Sharjah İslam Sanatları Festivali gibi uluslararası platformlarda, geleneksel nitelikli etkinliklerin yanında modern yorumlara da talep gösterilmesi tesadüf değildir. Birçok İslam ülkesinde festival ve yarışmalarda geleneksel kategorilerin yanında modern kategorilerin de eklenmesi, bu ihtiyacın ve yönelimin doğal bir sonucudur. Reflection sergimizde yer alan eserlerin yabancı sanatseverler ve Sharjah yöneticileri tarafından büyük bir takdir ve hayranlıkla izlenmesi, doğru yolda olduğumuzu açıkça göstermektedir. Gelenekselin köklü estetiğini korurken modern yaklaşımı benimseyen bu eserler, hem sanatımızın derinliğini hem de çağdaş dünyaya açılan yüzünü başarıyla temsil etmiştir.

Sizce bu yıl festival, sanat dünyasına hangi temel mesajları iletiyor?

Bu festival, İslam sanatlarının yalnızca dar bir ilgi alanına hitap eden bir disiplin olmadığını; aksine farklı kültürler tarafından da benimsenen, takdir edilen ve hayranlıkla takip edilen bir sanat alanı hâline geldiğini açık bir şekilde göstermektedir. İslam sanatları, bu etkinlik vesilesiyle diğer görsel sanatlar arasında da sağlam, saygın ve görünür bir konuma sahip olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Büyük emek, ciddi bütçeler ve etkili tanıtım faaliyetleriyle hazırlanan bu zengin içerikli festival, sahip olduğu kapsamlı programıyla yalnızca bir sanat buluşması olmanın ötesine geçmekte; benzer uluslararası etkinliklere örnek teşkil eden önemli bir model ortaya koymaktadır. Bu yönüyle Sharjah İslam Sanatları Festivali, hem kültürel diplomasi hem de sanatın evrensel dili açısından dikkate değer bir konumda durmaktadır.

Geleneksel sanatlarımızın cihanşümul (küresel) görünürlüğü yükseliyor. Bu tür platformlar, ustalara ve gençlere ne tür yeni imkânlar sağlıyor?

Ülkemizde ve yurt dışında gerçekleştirilen nitelikli sanat etkinlikleri, sanatçılarımızın çalışmalarını paylaşmaları, geliştirmeleri ve yeni ilham kaynaklarıyla beslenmeleri açısından büyük önem taşımaktadır. Bu tür organizasyonlar, hem sanatçıların görünürlüğünü artırmakta hem de onları motive ederek üretim süreçlerini desteklemektedir. Özellikle uluslararası platformlarda düzenlenen etkinlikler, geniş katılıma imkân tanımaları, farklı kültürlerden izleyici ve sanatçıları bir araya getirmeleri bakımından ayrıca takdire şayandır. Sanatçılarımızın bu tür ortamlarda yer alması, yalnızca bireysel gelişimlerine katkı sağlamakla kalmamakta; aynı zamanda ülkemizin sanat mirasının dünya ölçeğinde tanınmasına ve değer kazanmasına da vesile olmaktadır.

Kendi sanat yolculuğunuzda bu festivalin nasıl bir yeri olacak? Sizi yeniden düşünmeye sevk eden bir karşılaşma oldu mu?

Sharjah’da düzenlenen İslam Sanatları Festivali’ne neredeyse her yıl davet alıyorum. Bu davetler kimi zaman bir sergi, kimi zaman ise bir atölye çalışması şeklinde oluyor. Festivalde beni en çok etkileyen unsurlardan biri, son derece düzenli bir organizasyon yapısına sahip olmasıdır. Etkinliklerden önce hazırlanan kapsamlı programlar, kataloglar ve basılı materyaller, profesyonel bir yaklaşımın göstergesi niteliğindedir. Etkinlik alanlarına ulaştığımızda her şeyin eksiksiz bir şekilde hazırlanmış olması, biz sanatçılar için büyük bir kolaylık ve güven duygusu sağlamaktadır. Elbette Türk sanatlarına gösterilen yoğun ilgiye tanık olmak da ayrı bir mutluluk kaynağıdır. Bununla birlikte, farklı ülke ve kültürlerden gelen sanatçıların eserlerini görmek, onların üretim biçimlerini ve estetik anlayışlarını yakından takip etmek büyük bir kazanım sunmaktadır. Bu çeşitlilik, festivalin zenginliğini artırmakta ve sanatçılar için ilham verici bir ortam oluşturmaktadır.

“Işığın peşinde” olmak, sanatçılar için bitmeyen bir arayış… Sharjah bu arayışa ne kattı?

Bize zenginlik katan, yol gösteren ve hayatımızın pek çok merhalesine yön veren ışığı çok yönlü biçimde anlamak ve onu takip etmek gereklidir. Sharjah deneyimi de bu bağlamda, hayatımıza değer katacak ışığın peşinden gitme konusunda bizlere farklı bir perspektif kazandırmakta; her katılımda yeni bir ufuk ve taze bir ilham sunmaktadır. Her defasında farklı tecrübeler ve kazanımlarla dolu olarak ülkemize mutlu bir şekilde geri dönmek ise bu sürecin en kıymetli tarafıdır. Sharjah, biz sanatçılar için hem rehberlik eden bir ışık hem de sanat yolculuğumuzu zenginleştiren bir durak olmayı sürdürüyor.

Öğrencileriniz bu tecrübeden nasıl bir ilhamla döndü?

Etkinlikte eserleri sergilenen öğrencilerimiz, çalışmalarının yurt dışında değer görmesi ve ilgiyle karşılanması sebebiyle büyük bir heyecan ve mutluluk yaşadılar. Bu heyecan ve kendilerine duydukları güven duygusu, Sharjah’a gelerek bu atmosferi bizzat tecrübe eden Alireza Abasalt, Süheyla Gönen, Mervenur Kurlu, Mukaddes Can Dereli, Zehra Koblay, Betül Çakmak ve Elif Sena Yılmaz’da çok daha belirgin bir şekilde gözlemlendi. Etkinliğin her aşamasında yanımızda bulunarak hem süreçleri yakından takip ettiler hem de sanat hayatlarına değer katacak güzellikte tecrübeler kazandılar. Elbette yurt dışında hocalarıyla aynı platformda yer almak, eserlerinin hem hocaları hem de sanatseverler tarafından takdir edilmesi, onların sanat yolculukları açısından son derece önemli bir motivasyon kaynağı oldu. Bu deneyim, mesleki özgüvenlerini pekiştirirken geleceğe yönelik hedeflerine de güçlü bir destek sağladı. İnanıyorum ki bu etkinliklerin devamı gelecek; öğrencilerimiz daha büyük bir şevk ve heyecanla yeni eserler üretmeyi sürdüreceklerdir. Bu tür uluslararası tecrübeler, genç sanatçılarımızın hem sanat anlayışlarını derinleştirecek hem de onları yeni ufuklara ulaştıracaktır.

Son kelâm bâbında bu coğrafyanın sanat iklimi ve misafirperverliği hakkında neler söylemek istersiniz?

Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki her emirlik farklı bir kimliğe sahiptir; kimisi turizm merkezi, kimisi yönetim odağı, kimisi ise kültür ve sanat alanında öne çıkmaktadır. Ancak Sharjah, sanat ve kültürün kalbi sayılabilecek bir merkez olarak diğer emirliklerden ayrılmakta; bu alandaki etkinliği ve sürekliliğiyle dikkat çekmektedir. Bununla birlikte bazı diğer Emirlikler de tezhip ve hat sanatı alanında düzenledikleri yarışmalarla önemli bir faaliyetin içinde yer almaktadır. Sharjah’daki organizasyon son derece düzenli, özenli ve ciddiyetle ele alınmıştı. Etkinliğin her aşamasında bizleri güler yüz, ilgi ve misafirperverlikle ağırladılar. Bu sıcak coğrafyada sanatla dolu, verimli ve unutulmaz bir hafta geçirdik.

Sharjah’ın tezhip ve hat sanatlarına verdiği değer, bu sanatların gelişip yaygınlaşmasına sunduğu katkı, özellikle takdire şayandır. Yöneticilerin bu konudaki desteklerini gönülden takdir ediyorum. Etkinliğimizin ilk gününden ülkemize dönüşümüze kadar her aşamada yanımızda olan, tüm süreçleri kolaylaştıran değerli dostum Mousab Shamil Al Doori’ye; destekleriyle bizleri son derece güzel ağırlayan Fatima Ahmed Al Zarooni ve Meera Al Hajiri’ye teşekkür ederim. Ayrıca etkinliği büyük bir titizlikle düzenleyen üst düzey yöneticilere, organizasyon komitesine ve sergimizi bizzat ziyaret ederek bizi onurlandıran Festival Yüksek Komite Başkanı Abdullah Mohammed Al Owais ile İslam Sanatları Festivali Direktörü Mohammed İbrahim Al Qaseer’e şükranlarımı sunarım.

Sanatı ve sanatçıyı daima destekleyen, geleneksel sanatlar alanında kıymetli yayınlar ve etkinliklere öncülük etmekte olan zatıâlinize de gönülden teşekkür ederim.

İbrahim Ethem Gören, 03.12.2025/Yazı No: 476