İçeriğe Git İçeriğe Git Alt Bölüme Git

Doğanın Sanat ile Yanısması: Eko Sanat

Ekolojik sanat adı da verilen eko sanat, iklim değişikliği etkilerinin endişe verici boyutta artmasıyla birlikte uygulanma alanı hızla genişleyen bir yaklaşım.

Doğal kaynakların tükenmesi, hava, su, toprak kirliliği, biyolojik çeşitliliğin azalması ve çölleşme gibi çevre sorunlarına paralel olarak sanatçılar da gezegenin içinde bulunduğu krize yanıt üretmeye çalışıyor. Eko sanat, işte bu yanıtlardan biri. Çevresel sorunları doğrudan ele alan sanat akımı, iş birliğini ve alan restorasyonunu öne çıkaran çevre dostu yaklaşımları ile ekolojik sorunları gündeme taşıyor. İnsan, kültür ve doğa arasında uyumlu bir ilişkiyi teşvik eden eko sanatçılar, acil ekolojik sorunlara yenilikçi ve ilham veren çözüm yollarını araştırıyor. Ekolojik sanat adı da verilen eko sanat, iklim değişikliği etkilerinin endişe verici boyutta artmasıyla birlikte uygulanma alanı hızla genişleyen bir yaklaşım.

Eko Sanat Nedir?

Eko sanat; estetik, etik, politika, kültür, ekonomi ve bu unsurların ekosistemler üzerindeki etkisini ele alan çağdaş bir sanat türü. Eko sanat akımına dahil olan sanatçılar, genellikle doğal alanları iyileştirmek veya belirli bir soruna dikkat çekmek için üretim yapıyor. Çevre sorunlarını ele alan işlerinin yanı sıra, projelerinde doğal malzeme kullanmaları, eko sanatçıları diğerlerinden ayıran bir özellik. Sanatsal ifade yöntemleri ile çevresel sorunlar için farkındalık oluşturmaya çalışan aktivistler olarak görülüyorlar. Eko sanatçıların işleri, ekosistemlerin azalmasına, doğal kaynakların tükenmesine ve yaşam alanlarının kaybına sanatsal hayal gücü ile zenginleştirilmiş bir yanıt olarak kabul ediliyor.
Eko sanatı daha iyi anlamak, akımın ilkesel çerçevesini bilmekten geçiyor. Basit olarak, eko sanatçıların doğa ile uyumlu yaşamanın yeni yollarını aradıkları söylenebilir. Hasar görmüş doğal ortamları iyileştirip geri kazanmaya çalışıyor, ekosistemleri sanatsal yollarla restore edebiliyorlar. Doğal malzeme ve kaynakları kullanıyorlar. Örneğin; yıldırım, su, rüzgar ve hatta deprem gibi doğal güçlerden enerji alan işler ortaya çıkarabiliyorlar. Çevre sorunları, siyaset, kültür, ekosistemlerin tarihsel yönleri, doğa ve süreçleri hakkında bilgilendirici çalışmalar yapıyorlar. Doğal malzemelerin ya da geri dönüştürülmüş atık malzemelerin kullanıldığı projeler tasarlıyor, çevre sorunları ve ekolojik dinamikler hakkında kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar. Kısacası; sürdürülebilirlik, iyileşme ve bir arada yaşama biçimleri için yeni yollar öneriyorlar.

Eko Sanatın Ortaya Çıkışı

Doğadaki malzemelerle ya da atık malzemelerin dönüştürülmesiyle yapılan ekoloji temelli sanat çalışmaları, 1960’ların sonlarından 1980’lere doğru yükselen bir gelişim sergiliyor. Yükselişe geçen ekolojik sanatlardan biri olan eko sanat, doğadan esinlenen ya da toprakla bağlantılı diğer sanatsal akımlarından farklı olarak aktivizmi ile dikkat çekiyor. Ekolojik hedefi olan sanat akımı adını, ev anlamına gelen Yunanca eko kelimesinden alıyor. İnsan ve doğa arasındaki ilişkiyi yeniden ele alıp yorumlamayı deneyen eko sanat, birçok disiplinlerarası işe imza atıyor. Farklı metodolojilerden yararlanarak kamuoyunu bilgilendirmeyi hedefliyor.
Eko sanatın çeşitli sanatsal üretim ve uygulama yöntemi kullanması da ayırt edici özellikleri arasında. Bu yaklaşımlar aktivist projelerden temsili sanat eserlerine uzanan çeşitlilik gösteriyor: İzleyicisini diyaloğa çağıran enstalasyonlar, etkileşimli projeler, izleyicinin gözlem yapabildiği zamanla eskiyen, dönüşen veya yok olan heykeller… Eko sanatçılar, doğal çevreyi yeniden ele alarak diğer canlılarla birlikte yaşamayı mümkün kılan ilham verici tasarımlar ortaya koyabiliyorlar. Şehir plancısı, çevre bilimcileri ve peyzaj mimarlarıyla birlikte çalışarak hasarlı, kirlenmiş doğal alanları geri kazanmaya çalışıyor, sürdürülebilir permakültür uygulamaları ile doğayla uyumlu yaşam alanı örnekleri sunuyorlar.

Türkiye ve Dünya’dan Eko Sanat Örnekleri

Disiplinler arası iş birlikleriyle ortaya çıkan birçok eko sanat ürünü, sanatçılardan bilim insanlarına, sivil toplum örgütlerinden eğitimcilere kadar farklı uzmanların girdilerini içeriyor. Pek çoğu web tabanlı olduğu için online ulaşılabilir nitelikte. Bazı eko sanat eserleri doğal çevre değişim geçirdikçe yok olan veya dönüşen geçiciliğe sahip.
Eko sanatın ilk örneklerinden biri olarak Alman performans sanatçısı Joseph Beuys’ün 1962’de, Hamburg'daki Elbe Nehri'ni temizlemeyi amaçlayan eylem önerisi kabul ediliyor. 1969-1970 yıllarında Helen Mayer Harrison ve Newton Harrison’ın gerçekleştirdiği iş birliği, dünya çapında nesli tükenmekte olan türlerin haritalandırılmasını sağlayan dikkat çekici bir eko sanat işlerinden biri. Andy Goldsworthy, David Hansen, Yoko Ono, Mel Chin, Mierle Ukeles gibi sanatçılar, ekolojik ve sürdürülebilir sanat uygulamaları ile öne çıkan isimlerden bazıları.
Andy Goldsworthy’nin Kartopu adındaki uygulamaları doğaya zarar vermeyen bir üretim sürecine sahip olmanın yanı sıra, doğada yok olabilen eserlere iyi bir örnek. Kartopu projesi, doğa ve endüstri ilişkisine gönderme yapan eleştirel bir çalışma olarak öne çıkıyor. Goldsworthy, farklı fabrikaların önünde gerçekleştirdiği iki metre çapında on üç kartopu enstalasyonu ekolojik yıkımı eleştiren önemli işler arasında.
Bir diğer eko sanatçı Lynne Hull’un çalışmaları ise, doğayı yeniden kazanmaya dönük öneriler içeriyor. Çalışmaları estetik olmanın yanı sıra işlevsel özelliğe sahip. Vahşi yaşam alanlarındaki iyileştirmelerden birini oluşturan Lightning Raptor Roost projesi, göçmen kuşlar için gerekli konaklama alanlarında birini meydana getiriyor.
Türkiye’de eko sanat yaklaşımının faaliyet alanını daha çok kamuoyunu bilgilendirme, insanları eğitme gibi uygulamalar oluşturuyor. Türkiye’nin ünlü eko sanatçıları arasında Mehmet Ali Uysal, Neslihan Yetişkin, Ayşe Erkmen ve Varol Topaç gibi isimler öne çıkıyor. Japon sanatçı Chikkunsai’nin doğadaki dört elementten hareketle kaplan bambu ile Eskişehir Odunpazarı Müzesi’nde mekana özel olarak geliştirdiği enstalasyonu görülmeye değer eserler arasında yer alıyor.
Doğal ve geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı, ekolojik aktivizmi, doğayla daha uyumlu bir hayat hedefiyle bir sanat akımından daha fazlasını hedefleyen eko sanat, sürdürülebilir bir gezegene olan ihtiyacın altını çizmeye ısrarla devam ediyor.