Yerel veya ata tohumu olarak da bilinen atalık tohum, atalarımızın geçmişte kullandığı ve hiçbir işlem görmeden yıllar önce olduğu gibi kalan doğal tohumdur.
Anadolu tarihine katkıda bulunan atalık tohumlar, kültürel mirasımızı oluşturan en önemli unsurlardan biridir. Yerel veya ata tohumu olarak da bilinen atalık tohum, atalarımızın geçmişte kullandığı ve hiçbir işlem görmeden yıllar önce olduğu gibi kalan doğal tohumdur. Anadolu'da yüzyıllardır kullanılan ve genetiği değiştirilmemiş bu tohumlardan üretilen ürünlerden alınan yeni tohumlar bir sonraki yılın ekiminde kullanılır. Bu tohum-ürün-tohum döngüsü atalık tohumun varlığını sürdürmesini ve gelecek nesillere bozulmadan ulaşmasını sağlar.
Atalık Tohum Nedir, Özellikleri Nelerdir?
Atalık tohum, genetiği değiştirilmemiş bir tohum olduğundan DNA dizisi doğaldır. Nesilden nesile aktarılabilen atalık tohumlar, verimli ve sürdürülebilir özellik taşır. Her kuşakta orijinal durumunu koruyabilir. Bulunduğu ülkenin iklimi ve toprağına uygun koşullarda, yüzyıllar boyunca aynı şekilde yetiştirilen tohumlar o bölgenin yerel tohumlarını oluşturur. Atalık tohumu ekilir, büyütülür ve olgunlaşma dönemi geldiğinde bazı bitkiler, gelecek sezon kullanmak için tohumluk olarak ayrılır. Binlerce yıldır devam eden döngü endemik bitki türlerini oluşturur.
Anadolu’nun her bölgesinin kendine özgü yapısal ve iklimsel özellikleri, atalık tohumların yetiştiği alanların değişiklik göstermesi sağlar. Yaz meyveleri daha çok sıcak bölgelerde yer alan Ege ve Akdeniz bölgelerinde, yaz aylarında ve doğal koşullarda yetişirken, soğuk aylarda yetişmez. Atalık tohumla yetişen tüm meyve ve sebzelerin ortak özelliği mevsiminde yetiştirilip tüketilmesidir. Örneğin, atalık tohumlu bir domatesi kışın yemek mümkün değildir. Atalık tohumu ile üretilen sebze veya meyveler vitamin ve mineraller açısından oldukça zengin olmalarının yanı sıra, lezzetleriyle de kolayca ayırt edilebilir.
Atalık Tohumun Korunması ve Yetiştirilmesi
Ata tohumlarının yetişmesi için hava şartlarının ve iklimin bitkinin yaşamasına uygunluk göstermesi gerekir. Atalık tohumda ürünün yetiştirildiği bölge oldukça önemlidir. Çünkü ürün sadece uygun coğrafya ve toprakta gelişir ve yalnıza bu üründen verim alınır. Atalık tohum sürekli ve kalıcı bir tohum olduğu için tohum elde edilen üründen bir sonraki yılın ekimi için ayrılabilir.
Atalık tohumu modern tohumla karşılaştırmak mümkün değildir. Atalık tohumları buzdolabı gibi ortamlarda uzun süre saklamak mümkün değildir. Yapılarında hormon veya koruyucu kimyasallar bulunmadığından yerel tohumlar kısa sürede bozulabilir. Atalık tohumlar gen bankaları gibi korunmuş bir yerde muhafaza edilmediğinde ömürleri dört beş yılı geçemez. Daha yaşlı tohumlar ekin veremez. Yanmış tohumlarla da ürün yetiştirilemez. Kültürel mirasın en önemli unsuru olarak görülen sertifikalı atalık tohumların hastalıklara karşı korunması ve zorlu iklim koşullarını tolere edecek önlemlerin alınması gelecek nesillere aktarılmaları açısından önemlidir.
Atalık Tohumun Önemi ve Türkiye’den Örnekler
Temiz, lezzetli, iyi gıda, şehir hayatından doğaya dönüş, sağlıklı beslenme trendi giderek yaygınlık kazanırken mutfaklarda endemik bitkiler ve geleneksel pişirme yöntemleri yeniden popüler hale gelir. Yerel malzeme kullanımının artışına paralel olarak tarımda atalık tohumdan üretilen sebze meyveler de yaygınlık kazanmaya başlar. Mevcut atalık tohumlar, doğal ve yapay seçilime rağmen var olacak kadar şanslı olmalarının yanı sıra, yerel damak zevkine de uygundur. Ayrıca, zengin genetik çeşitliliğe sahip atalık tohumlar birçok farklı türün üretilmesini sağlar.
2017 yılında Ata Tohumu Projesi kapsamında başlayan atalık tohum çalışmaları topraklarımızda yetişen ürünleri koruma ve sonraki nesillere miras olarak aktarma amacını taşır. Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesindeki kurum ve kuruluşlarla iş birliği içinde yürütülen proje, ülkemizin her bölgesinde doğal üretimin yeniden canlandırılmasını hedefler. Kandıra biberi, Samsun köy hıyarı, Ayaş bodur domatesi gibi özel türler bu ürünler arasında yer alır. Bakla, mercimek, patates, börülce, ıspanak, pancar, soya, yulaf, mısır, arpa, çavdar, karpuz, kavun için yetiştirilme çalışmaları sürer.
Anadolu, buğday cinslerinin %75'ine ev sahipliği yapar. Çanakkale'den Karakılçık ve Sarı Özberk, Kütahya'dan Kobak ve Havran Kızılcaları, Çankırı'nın Üveyik, Kastamonu'nun siyezi bunlardan bazılarıdır. Tohum yetiştirme sayesinde yerel çeşitler farklı bölgelere aktarılabilir. İlk tarımsal faaliyetlerden uzun yıllar sonra yetiştiriciler, binlerce çeşit geliştirir. Atalık tohum, yaşadığımız topraklardaki önemli tarihi simgesidir. Topraklarımızda yetişen bitkilerin özgünlüğünü, zenginliğini ve çeşitliliğini temsil eder. Geçmişin mirasını geleceğe aktardığı için atalık tohumun korunması, tanınması ve yetiştirilmesi tarımın geleceği için oldukça önemlidir.
Bitkilerden Tohum Nasıl Alınır?
Atalık tohumları korumak sadece geleneği sürdürmeye değil, aynı zamanda yıllık bahçe bütçenizi azaltmanın ve bitkilerin genetik çeşitliliğini korumaya da yardımcı olur. Aynı zamanda, tohumdan bitki yetiştirmek daha basit ve tasarruflu bir yöntemdir. Tohum hasadından önce sağlıklı bitkiler yetiştirmeniz gerekir. Çiçeklenme ve tohum oluşum aşamalarında yeterli sulama, sağlıklı tohum büyümesi için hayati önem taşır.
Gelecek sezon için yetiştirdiğiniz bitkiler arasından tohum seçerken, sağlıklı, sağlam bitkileri tercih etmeniz uygun olur. Canlılığı ve verimi en üst düzeye çıkarmak için tohumların tamamen olgunlaşmasına izin vermeniz önemlidir. Bitki üzerinde kurumaya bırakılan tohumların tam olgunlaşması için bitkinin yaşam döngüsünün sonunda belirli bir kuruma dönemi gerekir. Tüm genetik özellikleri korumak için çok çeşitli bitkilerden tohum toplamak önemlidir. Hastalıklı veya atipik bitkiler hariç, tüm bitkilerinizi olgunluğa kadar besleyip her birinden eşit sayıda tohum alabilirsiniz. Tohum hasadı yapmanın birkaç farklı yöntemi şöyle sıralanabilir:
1.Kuru tohum hasadı
Kuru tohum hasadı için, kabuklarıyla birlikte tohumlar toplanıp kurumaya bırakılır, ancak tohumların bitki üzerinde kurumasına izin vermek genellikle daha doğru olur. Kabuklarıyla birlikte toplanan tohumlar, kabukları kolayca parçalanana kadar on veya on beş gün boyunca kuru bir yerde saklanabilir. Tohumları kabuklarından ayırırken büyük parçaları elinizle alabilir, daha küçük parçaları ise elek yardımıyla veya üfleyerek uzaklaştırabilirsiniz. Elemek için farklı boyutlardaki eleklerden yararlanılabilir. Daha büyük boydaki tohumlar için fan kullanmak oldukça yardımcı olabilir.
2.Yaş tohum toplama
Yaş tohumların toplaması için meyvelerin tamamen olgunlaşmasını beklemelisiniz. Bu, genellikle, meyvenin yenebileceği aşamayı geçmesi gerektiği anlamına gelir. Olgunlaşan meyveler toplanıp, tohumlar nazikçe meyvelerden ayrılarak bir kap su içinde temizlenebilir. Geriye kalan tortular ve ölü tohumlar suyun üzerinde yüzerek birikir. Tohumlar yıkandıktan sonra, sudan çıkarılarak yapışmayacakları bir yüzey üzerinde kurumaya bırakılır.
3.Fermantasyon yöntemi
Domates gibi bazı bitkilerin tohumları fermantasyon yöntemiyle hasat edilir. Bu tür bitkilerin tohumlarını alma işlemine tohumlar ve meyve posası sıkılarak bir kavanoza koyulur. Kavanoza içerisinde tohum ve meyve posasının yarısı kadar su eklenmelidir. Karışımı, iki ile beş gün boyunca, 24-30 ℃ kadar ılık bir yerde saklamanız gerekir. Bu süre içinde karışım kabarmaya ve üzerinde ince beyaz küf tabakası oluşmaya başlar. Küfü bir gün gözlemlendikten sonra, karışım süzülerek tohumlar ıslak tohum hasadı yöntemine göre temizlenir.
Tohumları saklamadan önce, iki hafta veya daha fazla süre iyi havalandırılan bir yerde kurutmanız gerekir. Küflenmenin önlenmesi için tohumların tamamen kuru olması, eğilip bükülme yerine, ikiye ayrılması önemlidir. Tohumları hava geçirmez bir kapta, serin ve kuru bir yerde saklayabilirsiniz. Uzun süreli depolama için, tohum kabının sıcaklık veya nem dalgalanmalarından uzak kalacağı bir yerde bulunması gerekir. Kullanılan tohumun atalık tohum olup olmadığını anlamak için tohumun üç kez ekilip her üç seferde de aynı ürün kalitesini verdiğinden emin olmalısınız.