İçeriğe Git İçeriğe Git Alt Bölüme Git

Su Kirliliği Nedir, Nedenleri Nelerdir, Nasıl Önlenir?

Gelin su kirliliğini, sebeplerine ve gelecek nesillere daha iyi bir çevre bırakmak için neler yapılabileceğine birlikte göz atalım.

Kaynak suları, akarsular, göller ve denizler doğal hali ile temiz sular olarak bilinir. Ancak su temiz olmasına rağmen kalitesi her türlü maddeden etkilenebilir. Bu maddelerin suya girmesi ise yapay ya da doğal nedenlerden kaynaklanır. Özellikle nüfus artışı ve sanayileşme su kirlenmesinin ana kaynakları olsa da suyun kalitesini etkileyen birçok faktör vardır. Bu nedenle su kirliliği dünya genelinde bir sorundur ve sürdürülebilirlik için birçok uygulama yapılmaktadır. Su kirliliğini önlemek için bireysel önlemler almanız da mümkündür. Gelin su kirliliğini, sebeplerine ve gelecek nesillere daha iyi bir çevre bırakmak için neler yapılabileceğine birlikte göz atalım.
 

Su Kirliliğinin Tanımı

Su kirliliği, suyun kalitesinde meydana gelen olumsuz değişikliktir. Kirlilik, o suyu içen herhangi bir organizma üzerinde zararlı bir etkiye sahip kimyasal, fiziksel veya biyolojik etkenler nedeniyle ortaya çıkabilir. Başka bir ifadeyle su kirliliği, suyun herhangi bir canlının yaşamını tehdit edecek seviyeye gelmesidir. İnsanlar kirli su içtiğinde genellikle ciddi sağlık sonuçları olur. Çünkü su kirliliği tüm canlılar için ölümcül olabilecek pek çok atık nedeniyle meydana gelir. Kirlenmiş suyun içilmesi uygun olmadığı gibi yüzmek veya balık tutmak için de uygun değildir. Su kirliliği ekosistem için de zararlıdır. Suyun içinde ya da çevresinde yaşayan canlılar su kirliliği nedeniyle yok olabilir. Bu nedenle su kirliliğinin nedenini tespit etmek ve kısa sürede çözüm bulmak oldukça önemlidir.
 

Suyu Kirleten Etkenler

Birçok insan faaliyeti nehirlerin, göllerin, denizlerin ve yeraltı sularının kalitesini etkileyebilir. Su kalitesi, fabrika veya atık su arıtma tesisi gibi doğrudan kaynaklardan etkilenebilir. Buna “nokta kaynaklı kirlilik” denir. Tarımdan elde edilen besinler ve böcek ilaçları veya endüstrinin atmosfere saldığı ve daha sonra toprağa, denize yerleşen kirletici maddeler ise yaygın kirleticilerdir. Kanalizasyon ve atık su arıtma tesisleri, su kirliliğinin ana nokta kaynağıdır. Yaygın kirliliğin ana kaynakları tarım ve fosil yakıtla çalışan elektrik santralleridir. Fakat atık su arıtma tesisleri, nokta kaynak olarak sınıflandırılsa da tuvalete ve lavaboya atılanları arıttıkları için gerçek kaynak değildir. Su kirliliği genellikle insanlarla ilgilidir ancak doğal bir yapıya da sahip olabilir. Bazen kirlilik, toprak altındaki kayalardan maddelerin erozyonu veya şiddetli yağışlardan sonra erozyon yoluyla meydana gelir. Bununla birlikte küresel ısınma sebebiyle meydana gelen kuraklık da suyun hızlı kirlenmesine yol açar.
 

Su Kirliliği Nasıl Önlenir?

Su, tıpkı temiz hava gibi yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için en önemli kaynaklardan biridir. Su kaynaklarının temiz olması, biyolojik çeşitliliği destekler ve türlerin yok olmasını önler. Su kirliliğini önlemek için ise öncelikle büyük ölçekte kirleticilerin önüne geçmek gerekir. Su kaynakları farklı şekillerde kirlendiği için öncelikle kirleticilerin tespit edilmesi, nokta ya da yaygın kirletici olup olmadığının belirlenmesi önemlidir. Bu aşamada ise tarımda kullanılan kimyasal gübre, ilaçlar, kimyasal ya da organik fabrika atıkları için filtrasyon çözümleri ya da atıkların farklı şekillerde yok edilmesi gerekir. Örneğin tarımda kimyasal gübre yerine yeşil gübre kullanımı desteklenebilir.
 
Endüstriyel atıkların farklı tesislerde yok edilmesi ya da arıtılması sağlanabilir. Bununla birlikte yaygın su kirliliğini azaltmakiçin bizler de pek çok önlem alabiliriz. Plastik kullanımını azaltmak, geri dönüşüme uygun ürünleri çöpten ayrıştırmak, doğada kaybolmayan ürün kullanımını sınırlandırmak, su tüketimine dikkat etmek su kirliliğini önlemek adına yapabileceklerimiz arasındadır. Diğer önlemler ise şöyle sıralanabilir:
  • Temizlikte daha az kimyasal kullanmak,
  • Biyolojik olarak parçalanmayan atıkları lavabodan atmamak,
  • İlaç atıklarını kanalizasyona karışmasını önlemek,
  • Tıbbi atıkları suya atmamak,
  • Su tasarrufu yapmak,
  • Bahçede pestisit ve herbisit kullanmaktan kaçınmak.
 
Her bireyin küçük de olsa önlem alması su kirliliğini önlemede büyük etkiler oluşturabilir. Bu nedenle suyun doğru kullanımı ve atıkların ayrıştırılması gibi önlemleri çevrenizle de paylaşabilir ve kitlesel bir harekete teşvik edebilirsiniz.